Ankara’daki 84 kuaför ve güzellik salonunda yapılan bir araştırma bulaşıcı hastalıklar konusundaki bilgisizliği ortaya çıkardı.

Uyarı: Site içeriklerimiz sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz!

Ankara’daki 84 kuaför ve güzellik salonundaki çalışanlar ve müşterilerle yapılan bir araştırma mesleksel bulaşıcı hastalıklar konusundaki bilgi eksikliğini gözler önüne serdi.

Berberler, kuaförler ve güzellik salonu çalışanları, pek çok meslekten farklı olarak, müşterilerinin saç, tırnak ve derilerine temas ederler. Üstelik mesleklerini yerine getirirken kullandığı araçlar yüzünden batma, kesilme gibi yaralanmalara, pek çok mesleğe kıyasla, daha açıktır.

Bu iki durum bu meslekleri pek çok hastalık açısından riskli bir gruba sokar. Ancak, üç hastalık ciddi ve hayati sağlık sorunları oluşturabilmeleri açısından özellikle önemlidir. Bunlar Hepatit B, Hepatit C ve HİV (AİDS)‘dir.

Bu üç hastalığın mikropları, taşıyıcı kişinin cinsel sıvılarında ve kanında çok yüksek miktarda bulunur. Hastalığı taşıyan kişiyle cinsel ilişkiye girildiğinde ya da kanına temas edildiğinde bulaşma gerçekleşir.

Örneğin, müşterisinin saçlarını keserken kuaför saçlı derideki küçük bir açık yarayı kolaylıkla gözden kaçırabilir. Bu masum yara kanla temas için iyi bir fırsat yaratır. Eğer kuaförün elinde de bir yara, örneğin bir sinek ısırığı da varsa, bulaşma neredeyse kesin gibidir…

Ya da örneğin, manikür ve pedikür işlerinde kullanılan et makası ile çalışırken makasın sivri ucu hafifçe müşterinin derisine batabilir. Bu çoğu zaman önemsenmeyen batma ile aslında taşıyıcı kişinin kanı makasın ucuna geçmiştir ve şimdi bulaşmak için et makasının ucunun manikürcünün eline batmasını bekliyordur.

Bu yüzden berberler, kuaförler ve güzellik salonu çalışanları hem kendi, hem de müşterilerinin sağlıkları için bulaşıcı hastalıklardan korunma konusunda özellikle duyarlı olmalıdır. Bunun yolu ise bilgiden başlar.

Halk sağlığı hemşiresi Makbule Şenel tarafından yapılan bilimsel bir araştırma kuaför ve güzellik salonlarında çalışanların ve hizmet alanların hijyen ve bulaşıcı hastalıklara ilişkin bilgi düzeylerini inceledi.

Çalışma, Ankara Kuaförler, Güzellik Salonu İşletmecileri ve Manikürcüler Esnaf Odası‘na kayıtlı, Sincan ve Pursaklar bölgesindeki 84 işletmenin 105 çalışanı ve buradan hizmet alan 31 müşteri ile yapıldı. Araştırma için bu kişilere ayrıntılı bir anket uygulandı. Araştırmanın sonuçları yakında yayınlandı.

Araştırma sonucunda her 4 çalışandan 1 tanesi havluyu ve kullandığı aletleri birden fazla müşteride kullandığını ve düzenli olarak eldiven kullanmadığını ifade etti. Çalışanların yarısı “rahat çalışmayı engellediği” için eldiven gibi kişisel koruyucu donanımları kullanmadıklarını belirttiler.

Aslında, çalışanların bu davranışlarının nedeni araştırmanın diğer verilerinde saklı.

Her 10 çalışandan 3 tanesi mesleğinin bulaşıcı hastalıklar için herhangi bir tehlike taşımadığına inanıyor; 2 tanesi ise taşıyıp taşımadığını bilmiyor.

Her 10 çalışandan 1 tanesi Hepatit B, Hepatit C ve HİV (AİDS)’in kan yoluyla bulaşmayacağına inanıyor; 5 tanesi ise bulaşıp bulaşmayacağını bilmiyor.

Her 10 çalışandan 7 tanesi Hepatit B, Hepatit C ve HİV (AİDS)’in tedavisi olup olmadığını bilmiyor ya da tedavi edilemeyeceğine inanıyor.

Öte yandan, her 10 çalışandan 4 tanesi aslında bulaşıcı olmayan egzema, saçkıran ya da alerjik şikayetlerin bulaşıcı olduğuna inanıyor.

Yani, kuaför ve güzellik salonu çalışanlarının bilgi düzeyleri ile davranışları aslında uyum içindedir.

Peki ya müşteriler?

Müşterilerin bilgi seviyeleri önemlidir, çünkü, bu sayede, onlar, kuaför ve güzellik salonu çalışanlarının yanlış davranışlarını eleştirebilir ya da doğru davranışları talep edebilirler.

Oysa, yukarıdaki sorulara hizmet alan taraf olarak müşterilerin verdikleri yanıtlar çalışanların yanıtlarıyla neredeyse tıpatıp aynı.

Kan ile bulaşan hastalıklar kuaför ve güzellik salonu işlerinde çalışandan müşteriye, müşteriden çalışana, çalışandan çalışana geçebilir. Bu çalışmaya katılan her 10 çalışandan yalnızca 3 tanesinin Hepatit B aşısı olduğu gerçeğini de göz önünde bulundurarak söyleyebiliriz ki, kuaför ve güzellik salonu çalışanlarının özellikle kan ile bulaşan hastalıklar konusunda bilgilendirilmesi önemli bir ihtiyaç.

(20.11.2018)

Bir Cevap Yazın